Şimdi yükleniyor

Bristol Myers Squibb Türkiye, 30 Yıldır Hastaları Destekliyor ve Bilimi Şekillendiriyor!

Bristol Myers Squibb Türkiye, 30 Yıldır Hastaları Destekliyor ve Bilimi Şekillendiriyor!

michelle-calope-bms-1 Bristol Myers Squibb Türkiye, 30 Yıldır Hastaları Destekliyor ve Bilimi Şekillendiriyor!

Bristol Myers Squibb (BMS) Kıtalararası(ICON) Bölge Başkanı Michelle Calope, Medikal Akademi’ye verdiği röportajda, Türkiye’de 30. yılını kutlayan şirketin ülkemizdeki faaliyetlerini, öncelikli terapötik alanlarını ve Türkiye’nin Ar-Ge ekosistemindeki artan rolünü anlattı. Bilimden aldığı güçle 30 yıldır Türkiye’de hastaların yanında olan BMS, çeşitli tedaviler geliştirmenin yanı sıra, inovasyona, fırsat eşitliğine ve toplumsal katkıya odaklanan bir yaklaşımla sağlık hizmetleri alanında kalıcı değer yaratmayı hedefliyor.

BMS’in Türkiye’deki büyümesine yön veren temel faktörler ve bu büyümeyi destekleyen unsurlar neler?

Bristol Myers Squibb (BMS) olarak bu yıl Türkiye’deki 30. yılımızı kutlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. 30 yıldır Türkiye’de hastaların yanında, bilimin izindeyiz. Aslında BMS’in Türkiye’deki kökleri, Squibb ilaç fabrikası vesilesiyle çok daha geriye uzanıyor. 1952 yılında Levent’te kurulan Türkiye’nin ilk uluslararası sermayeli ilaç fabrikası olan Squibb İlaç Fabrikası, BMS’in Türkiye ile olan bağını 73 yıl öncesine taşıyor. Türkiye’de uzun yıllardır halk sağlığına anlamlı katkılar sunduk, sunmaya da devam ediyoruz. Türkiye’deki büyümemizin temel itici gücü, sahadaki ve merkezdeki deneyimli ekiplerimizle birlikte, uzman olduğumuz terapötik alanlara stratejik bir şekilde odaklanmamızdır.

İlginizi Çekebilir:  Türkiye antibiyotik kullanımında açık ara dünya birincisi oldu

İnovasyon, BMS’in tüm küresel faaliyetlerinin olduğu gibi Türkiye’deki varlığının da merkezinde yer alıyor. Türkiye, Ar-Ge çalışmalarımızın önemli bir parçası konumunda. Hâlihazırda ülkede 40’ın üzerinde klinik çalışmamız bulunuyor ve bu sayıyı her geçen yıl artırıyoruz. Bu alandaki kararlılığımız, Türkiye’nin bir operasyon merkezi olmakla kalmayıp bilimsel çalışmaların aktif bir paydaşı haline gelmesini sağlıyor.

İnovasyonun ulusal sağlık politikalarında daha öncelikli bir yere konumlandırılmasının hasta sağlığına büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. Sağlık hizmeti kaynaklarının verimli şekilde kullanılması ve değer temelli bir yaklaşımın benimsenmesi, hem hastaların yenilikçi tedavilere erişimini kolaylaştıracak hem de ilaç sektörüne yönelik yatırımların önünü açacaktır.

ICON bölgesi özelinde değerlendirildiğinde, bu pazarın temel dinamiklerini nasıl tanımlarsınız? Türkiye’nin bu yapı içindeki stratejik konumu hakkında neler söylemek istersiniz?

BMS olarak beş kıtaya yayılan 40’ı aşkın pazarda faaliyet gösteriyoruz ve güçlü bir küresel etki alanına sahibiz. Bu büyük coğrafi çeşitlilik, bize küresel ölçekte etki yaratma imkânı sunuyor. Türkiye bu stratejik yapının içinde, yenilikçi potansiyeliyle öne çıkan son derece dinamik bir pazar. Farmasötik ve biyoteknoloji ekosistemleri gittikçe gelişiyor. Türkiye ekibi başta onkoloji, immünoloji, kardiyovasküler hastalıklar ve nörobilim olmak üzere temel terapötik alanlardaki çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyor. BMS Türkiye, sadece ICON bölgesi içinde değil, BMS’in küresel büyüme ve erişim vizyonunda da önemli bir konumda. 30 yıldır kararlı bir şekilde değer sunmaya devam eden Türkiye ekibimiz, inovasyonları ihtiyaç duyan hastalara ve ailelerine ulaştırma konusundaki bağlılığını ortaya koydu.

Çok uluslu pazarlarda faaliyet gösteren bir şirket olarak, farklı kültürel geçmişe sahip çalışanlarla etkileşimlerinizde hangi değerlere öncelik veriyor ve bu çeşitliliği nasıl performansa dönüştürüyorsunuz?

Faaliyet gösterdiğimiz çok sayıda pazarda, farklı kültürel geçmişlere sahip binlerce çalışanımızla iş birliği yapıyoruz. Kapsayıcılık, şirketimizin değerlerinden biri. Kurum kültürü yaklaşımımız, her çalışanın sesinin duyulduğu ve katkılarının değer gördüğü bir ortam yaratmayı hedefliyor.

İlginizi Çekebilir:  Nobel ödülü alan Prof. Dr. Aziz Sancar’ı, dostu ve meslektaşı anlattı

Farklı bakış açıları, kompleks hastalıkların tedavisine yönelik yenilikçi çözümler geliştirme yolculuğumuzda en değerli varlıklarımızdan biri. Bu nedenle çalışanlarımızın fikirlerini özgürce ifade edebildiği, yeni yaklaşımlar önerebildiği ve birlikte gelişebildiği esnek bir kurumsal yapı oluşturuyoruz. Mentorluk programları, rotasyon projeleri ve dijital eğitim platformlarımızla çalışan gelişimini sürekli destekliyor, bu öğrenme kültürünü performansa dönüştürüyoruz. Bu anlayışın Türkiye’deki sonuçlarını görmek bizim için ayrıca gurur verici. Kadın çalışan oranımız %53 ve yönetim kurulumuzun %75’i kadın üyelerden oluşuyor. michelle-calope-bms-3-375x194 Bristol Myers Squibb Türkiye, 30 Yıldır Hastaları Destekliyor ve Bilimi Şekillendiriyor!

BMS Türkiye olarak, yönetim kurulundaki kadın oranımız sayesinde, “Fırsat Eşitliğini Destekleyen Şirketler” araştırmasında “Yönetim Kurulunun Liderleri” listesinde 4. sırada yer alarak liderlikte eşitliği destekleyen vizyonumuzu ortaya koyduk. Ayrıca, çalışan sayısı 1000’in altında olan şirketler arasında “Fırsat Eşitliğini Destekleyen Şirketler” kategorisinde 16. sırada yer alarak bu alandaki kararlılığımızı pekiştirdik. Sürdürülebilirlik odaklı stratejimiz kapsamında yalnızca bilimsel gelişmeleri değil, sağlıkta eşitliği ve toplumsal etkiyi de önceliklendiriyoruz. Kapsayıcılığı teşvik ediyor ve kurumsal başarımızın sürdürülebilir temeli olarak görüyoruz.

BMS’in küresel büyüme hedeflerini destekleyen temel stratejik öncelikler neler?

Temel misyonumuz, ciddi hastalıklarla mücadele eden hastaların yaşamlarını değiştirecek tedaviler geliştirmek ve bu tedavileri en hızlı şekilde erişilebilir hale getirmek. Bilimin gücünden destek aldığımız bu yolda, kritik terapötik alanlarda öncülük etmeye kararlıyız. Bu alanlardaki derin uzmanlığımızı daha da güçlendirerek portföyümüzü çeşitlendiriyor ve yeni nesil tedavilerle büyümemizi sürdürüyoruz. Satın almalarla güçlenerek ve büyümenin bir sonraki aşaması için kendimizi sağlam bir zeminde konumlandırarak global erişim kapsamımızı her geçen gün genişletiyoruz.

Büyüme yaklaşımımızda aynı zamanda toplumsal etkiye de odaklanıyoruz. Geçen yıl hayata geçirdiğimiz ASPIRE (Erişilebilirlik, Sürdürülebilirlik, Hasta Odaklılık, Etki, Sorumluluk ve Eşitlik) stratejimiz doğrultusunda, 2033 yılına kadar düşük ve orta gelirli ülkelerde 208,000’den fazla hastaya ulaşma hedefimiz bu anlayışımızın en somut göstergelerinden biri.

İlginizi Çekebilir:  Hacettepe’den Nobel kazanan Prof. Dr. Aziz Sancar, için açıklama

BMS’in öncelik verdiği terapötik alanlar neler? Ürün portföyünüzü bu alanların ötesine geçecek şekilde genişletmeyi planlıyor musunuz?

Önümüzdeki on yılı, şirketimizin bilimsel mirasını daha da ileriye taşıyacak yeni bir dönemin başlangıcı olarak görüyoruz. İnovasyon odağımız, hastaların yaşamlarında dönüşüm sağlayacak tedaviler geliştirmek. Bu doğrultuda, halihazırda güçlü bir liderlik pozisyonunda olduğumuz onkoloji ve kardiyovasküler hastalıklar alanındaki çalışmalarımızı daha da derinleştiriyor, immünoloji ve nörobilim gibi gelişen alanlarda ise önemli adımlar atıyoruz.michelle-calope-bms-2-375x189 Bristol Myers Squibb Türkiye, 30 Yıldır Hastaları Destekliyor ve Bilimi Şekillendiriyor!

Önceliğimiz, kamu kurumlarıyla iş birliklerimizi artırmak ve hastalara fayda sunmak. En önemli hedeflerimizden biri, ürünlerimizin farklı endikasyon alanlarında karşılanmamış ihtiyaçları karşılamasını sağlamak ve hastalara inovasyon sunmak. Bu terapötik alanların her birinde derin bir kararlılıkla çalışıyor, hastalar için anlamlı fayda yaratacak inovasyonlara imza atmaya devam ediyoruz.

Geçmişte daha sınırlı terapötik alanlarla anılan BMS, bugün çok daha geniş bir tedavi yelpazesi sunuyor. Bu stratejik dönüşüm ışığında, şirketin önümüzdeki yıllara yönelik hedeflerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Profilimizi güçlendirmek için kararlı adımlar atmaya devam ediyoruz. Hem erken hem de ileri evredeki araştırmalarımızla, uzun vadeli sürdürülebilirliğe odaklanan ve geliştirme aşamasında çeşitlilik sahibi bir ürün portföyüne sahibiz. Farklılaştırılmış araştırma platformları ve öncü teknolojilerle, yeni ilaçların geliştirilmesini hızlandıran cesur bir bilimsel anlayışı benimsiyor ve çığır açabilecek buluşlar için çıtayı yükseltiyoruz. Bu çalışmaların bir parçası olarak, 150’nin üzerinde akademik ortaklık ve 100’ü aşkın aktif stratejik iş birliği ile küresel Ar-Ge ekosistemimizi güçlendiriyoruz.

Bu dönüşüm sayesinde hem mevcut güçlü yönlerimizi geliştiriyor, hem de şirketin geleceğini şekillendirecek yeni alanlara sağlam adımlarla ilerliyoruz. Türkiye ekibimiz, bulunduğumuz alanlarda katma değer sunma konusundaki kararlılığını 30 yıldır sürdürüyor. 2030’a doğru ilerlerken, BMS’in bilimsel derinlik, stratejik çeşitlilik ve sürdürülebilir büyüme açısından güçlü bir konumda olduğunu ve tüm bunların ihtiyaç duyan hastalara ve ailelere daha da fazla inovasyon sunmamıza olanak sağladığını görüyoruz.

Paylaş
Tweetle
Paylaş
WhatsApp

Yorum gönder